Üretimde kullanılan hammadde ve ara mamüllerin ithalata dayalı olduğunu hatırlatan Antalya OSB Başkanı Ali Bahar, döviz kurundaki artışın girdi maliyetlerini yükselttiğini, küçük faiz artışları ile TL’nin desteklenip kurun düşürülmesinin, mevcut şartlarda müspet bir girişim olacağını söyledi.
Haber Giriş Tarihi: 18.11.2020 11:16
Haber Güncellenme Tarihi: 18.11.2020 11:16
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.korkutelimanset.com
Ekonomi çevreleri Merkez
Bankası’nın faiz kararını açıklayacağı 19 Kasım Perşembe gününe kilitlendi.
Piyasa beklentisi, en az 4 puanlık bir artış yapılıp ortalama fonlama maliyeti
ile politika faizinin eşitlemesi yönünde. Antalya iş dünyası da döviz kurundaki
artışın dizginlenebilmesi için faizlerin makul oranda artırılmasını, zamanı
gelmiş bir hamle olarak değerlendiriyor. Kurdaki artışın devam etmesi halinde
Türk markalarının dünya ile rekabette oldukça zorlanacağını ve enflasyonda
istenmeyen rakamlar ile karşılaşılabileceğine dikkat çeken Antalya Organize
Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, küçük faiz artışları ile
TL’nin desteklenmesinin, mevcut şartlar göz önüne alındığında müspet bir
girişim olacağını söyledi.
DÜŞÜK
FAİZ ORANI CAN SUYU OLDU
İş dünyasının pandeminin ilk
zamanlarında oluşan tusunamiden en az hasarla ayrılmasında 8-9 bandına
düşürülen faiz oranlarının önemli bir rolü olduğunu belirten Başkan Bahar,
“Kredi Garanti Fonu destekli işletme kredileri, pandemi öncesi dönemdeki yüzde
25’leri bulan faiz oranları ile verilseydi, işletmeler büyük yara alırdı.
Pandemi ile birlikte faizlerin 8-9 bandına düşürülmesi, işletmelere bu şekilde
bir can suyu verilmesi doğru olmuştur. Ancak ilk 6 ayı ödemesiz 3 yıla yayılan
vade, pandeminin uzaması nedeniyle artık doğru bir süre olmaktan çıkmıştır. Bu
kredilerin 1 yılı ödemesiz 5 yıllık vadeye yayılması gerekmektedir” dedi.
DOĞRU
ZAMAN
Üretimde kullanılan hammadde ve ara mamüllerin ithalata dayalı olduğunu
hatırlatan Bahar, döviz kurundaki her 1 kuruşluk artışın girdi maliyetlerini
oldukça artırdığını ve iş dünyasında problemlere neden olduğunu dile getirdi.
Mevcut şartlarda faiz artırımının doğru bir hamle olacağını ifade eden Bahar, “Faizlerin
ya da döviz kurunun artması, biz sanayicileri her zaman rahatsız eder. Çünkü
döviz ya da faizlerdeki herhangi bir artış direk olarak maliyetlerin artmasına
neden olacaktır. Ancak şu an kurların daha da yukarıya gitmesini engellemek
için faiz artışının zamanlamasının doğru olduğunu düşünüyoruz. Eğer kur çok
yukarıya çıkarsa bu sefer dünya ile rekabette daha büyük sorunlar yaşarız.
Ayrıca bu durum enflasyonun daha da artmasına neden olacaktır. Küçük faiz artışları
ile TL’nin desteklenmesi, mevcut şartlar göz önüne alındığında müspet bir
girişim olacaktır. Hemen akabinde de her daim dile getirilip hep ötelenen siyasal, sosyal ve ekonomik alandaki
yapısal reformlar, artık hiç vakit kaybetmeden hayata geçirilmelidir. Ayrıca yatırım
ortamının iyileştirilip yüksek katma değerli ihracatın ve döviz kazandırıcı
faaliyetlerin desteklenmesi gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
YÜKSEK KURDAN YORULAN ÜRETİCİ, FAİZ MOLASINA RAZI
Üretimde kullanılan hammadde ve ara mamüllerin ithalata dayalı olduğunu hatırlatan Antalya OSB Başkanı Ali Bahar, döviz kurundaki artışın girdi maliyetlerini yükselttiğini, küçük faiz artışları ile TL’nin desteklenip kurun düşürülmesinin, mevcut şartlarda müspet bir girişim olacağını söyledi.
Ekonomi çevreleri Merkez Bankası’nın faiz kararını açıklayacağı 19 Kasım Perşembe gününe kilitlendi. Piyasa beklentisi, en az 4 puanlık bir artış yapılıp ortalama fonlama maliyeti ile politika faizinin eşitlemesi yönünde. Antalya iş dünyası da döviz kurundaki artışın dizginlenebilmesi için faizlerin makul oranda artırılmasını, zamanı gelmiş bir hamle olarak değerlendiriyor. Kurdaki artışın devam etmesi halinde Türk markalarının dünya ile rekabette oldukça zorlanacağını ve enflasyonda istenmeyen rakamlar ile karşılaşılabileceğine dikkat çeken Antalya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, küçük faiz artışları ile TL’nin desteklenmesinin, mevcut şartlar göz önüne alındığında müspet bir girişim olacağını söyledi.
DÜŞÜK FAİZ ORANI CAN SUYU OLDU
İş dünyasının pandeminin ilk zamanlarında oluşan tusunamiden en az hasarla ayrılmasında 8-9 bandına düşürülen faiz oranlarının önemli bir rolü olduğunu belirten Başkan Bahar, “Kredi Garanti Fonu destekli işletme kredileri, pandemi öncesi dönemdeki yüzde 25’leri bulan faiz oranları ile verilseydi, işletmeler büyük yara alırdı. Pandemi ile birlikte faizlerin 8-9 bandına düşürülmesi, işletmelere bu şekilde bir can suyu verilmesi doğru olmuştur. Ancak ilk 6 ayı ödemesiz 3 yıla yayılan vade, pandeminin uzaması nedeniyle artık doğru bir süre olmaktan çıkmıştır. Bu kredilerin 1 yılı ödemesiz 5 yıllık vadeye yayılması gerekmektedir” dedi.
DOĞRU ZAMAN
Üretimde kullanılan hammadde ve ara mamüllerin ithalata dayalı olduğunu hatırlatan Bahar, döviz kurundaki her 1 kuruşluk artışın girdi maliyetlerini oldukça artırdığını ve iş dünyasında problemlere neden olduğunu dile getirdi. Mevcut şartlarda faiz artırımının doğru bir hamle olacağını ifade eden Bahar, “Faizlerin ya da döviz kurunun artması, biz sanayicileri her zaman rahatsız eder. Çünkü döviz ya da faizlerdeki herhangi bir artış direk olarak maliyetlerin artmasına neden olacaktır. Ancak şu an kurların daha da yukarıya gitmesini engellemek için faiz artışının zamanlamasının doğru olduğunu düşünüyoruz. Eğer kur çok yukarıya çıkarsa bu sefer dünya ile rekabette daha büyük sorunlar yaşarız. Ayrıca bu durum enflasyonun daha da artmasına neden olacaktır. Küçük faiz artışları ile TL’nin desteklenmesi, mevcut şartlar göz önüne alındığında müspet bir girişim olacaktır. Hemen akabinde de her daim dile getirilip hep ötelenen siyasal, sosyal ve ekonomik alandaki yapısal reformlar, artık hiç vakit kaybetmeden hayata geçirilmelidir. Ayrıca yatırım ortamının iyileştirilip yüksek katma değerli ihracatın ve döviz kazandırıcı faaliyetlerin desteklenmesi gerekmektedir” şeklinde konuştu.En Çok Okunan Haberler